Akademisyenlere denk sayılabilecek kariyer meslek gruplarından olan uzman doktor, hakim ve savcı maaşlarında yıllar içerisinde çeşitli iyileştirmelerin yapılmasıyla akademik personelin gelirleri arasındaki makas giderek açıldı.
Akademisyenler, seslerini duyurmak amacıyla “Akademik Zam ve Dayanışma Platformu-AZDAP”ı oluşturdu. SÖZCÜ’ye açıklamalarda bulunan akademisyenler, ekonomik iyileşme sağlanamazsa, ülkemizdeki yüksek donanımlı pek çok akademisyenin yurt dışını daha fazla tercih etmeye başlayacağına dikkat çekti. AZDAP beklentileri şöyle sıraladı:
“Akademik personelin zihninden ‘Ayın sonunu nasıl getireceğim, kira-fatura-mutfak vb. masraflarını, kredi kartını nasıl ödeyeceğim?’ gibi sorular asla geçmemeli. Bunların yerini ‘Daha kaliteli yayınlar nasıl yaparım, uluslararası düzeyde nasıl daha yüksek seviyede rekabet edebilirim?’ gibi mesleki hedefler almalıdır. Bunun tek çıkış yolu, ekonomik kaygılar yaşamasını tamamen önlemek ve aldığı eğitimin karşılığı olan hayat standardını ona sunmaktır. Toplumun geleceğini şekillendirmede çok önemli rol üstlenen akademisyenlerin beyin göçü yapması yerine onların beyin gücünden yararlanılması temel politika olmalıdır. Üniversiteden mezun olan parlak gençlerin geçmiş dönemlerde olduğu gibi akademiye yönelmelerini sağlayacak koşullar sağlanmalıdır.
Huzurlu eğitim için ne istiyorlar?
– Ek ders ücretleri son derece yetersiz. Gerçek enflasyona göre iyileştirme yapılsın.
– (Vakıf üniversitelerinde çalışan öğretim elemanları unvanlarına göre devlet üniversitelerinde ödenenden az ücrete çalışamaz) şeklindeki yasa hükmüne uymayan bazı üniversiteler, bunu yerine getirsin.
– İnanılmaz boyutlara ulaşan kira fiyatlarından ötürü barınma önemli bir sorun haline geldi. Büyük/küçük şehir ayrımı olmadan kira yardımı sağlanmalı.
– Aldığımız eğitim gereği meslek onuruna yakışır şekilde yaşamayı talep ediyoruz.
– Mesai saati, hafta içi-hafta sonu ve yer gözetmeksizin özveriyle çalışan, üreten bilim insanlarının sesine siyasiler hemen kulak vermeli ve destek olmalıdır.
